Kadın kısmının salağı makbuldür!

Pek çok kez, bazen samimiyetle, bazen o an toplulukta bulunan kadınları sinirlendirmek adına söylendiğini duymuşuzdur bu sözün. Genellikle de büyük bir tepkiyle karşılanır. Ancak bir gerçek var ki, bazen bu söz kadınlar tarafından da kabul görmekte, ve dahi haklılığı kanıtlanmakta! Lafı daha da uzatmadan anlatayım:

Liseyi bitirdiğim yaz, tatile gidemeyeceğimi anlayınca, ÖYS sonuçları açıklanıncaya kadar bir İngilizce kursuna devam etmeye karar verdim. Şehir Ankara, hava klimaların kifayetsiz kalacağı kadar sıcak, üstelik kursa devam edenler ayrı ayrı klinik olarak incelenesi insanlar... Ama iki tanesi var ki, sıcaktan beter beyin hücresi zararı verdiriyorlar insana.

Efendim bu ikisi, aynı zamanda üniversitede sınıf arkadaşı, mahallede komşu olan iki sevgili, ya da pastane tipi nişanlı. Duvar dibindeki iki sandalyede oturmaktalar daima; teneffüste tövbe etmiş gibi sınıfın geri kalanıyla iletişim kurmadıkları gibi, ders sırasında mecburiyetten dahi olsa kendileriyle konuşulduğunda paryayla muhatap olmak zorunda kalmış ruhban sınıfı gibi suratlarını buruşturmaktalar. Ha bir de söylemeye gerek yok, ders boyunca sürekli olarak el eleler, arada öpüşüyorlar falan... Bildiğiniz can sıkıcı aşıklar anlayacağınız.

Neyse, bir gün derste sıfatları ve karşılaştırmaları işliyoruz. İskoçyalı hocamız biraz da sıcaktan hepten mayışmış sınıfı uyandırmak için sanırım, güzel/yakışıklı - akıllı oranını ortaya atıyor. Bu konu hakkında bayağı yorum yapıldıktan sonra, malum çiftimizin erkek tarafına dönüp, "Beraber olduğun kadın akıllı mı olsun istersin yoksa güzel mi" diye soruyor. Erkek tarafı cevap veriyor; "Güzel olsun, akıllı olursa ukala olur". Peki pastane tipi nişanlısı sizce o anda kitabı kafasına mı geçiriyor? Hayır çünkü çok meşgul; tam o anda akıllı kadınla olmayacağını -ve duruma bakılırsa olmadığını ilan eden sevgilisine gözleri sevinçten parıldayarak ve her bir parıltısıyla "Bana güzel dedi!" mutluluğu saçarak bakmakta! Yüzüne aptal denmesini umursamayacak kadar aptal anlayacağınız...

Şimdi, hikayemizin kadın tarafını bir kenara bırakalım: Ne yazık ki dünya üzerinde mercimek beyinleri ile kadınlar, erkekler ve insanlar; ve hayatlar üzerinde bol bol ahkam kesenler mevcut. Bunların önemli bir kısmı, vardıkları kararın sarsılmaz olduğunu düşünecek kadar da ahmak üstelik. Dahası, sayıları küçümsenmeyecek kadar çok. Eh, doğal seleksiyon akla değil de bedensel yeterliliğe göre gerçekleştiğine göre hala, sayılarının azalması gibi bir ihtimal de söz konusu değil. O zaman çaresiz, böylelerinin de kadınlarla beraber olmaya devam edeceklerini, ve ne yazık ki üreyip soylarını salakçasına sürdüreceklerini kabul etmemiz lazımdır.

E o zaman, böyle erkeklere de tahammül edebilmesi için, kadın kısmının salağı makbuldür!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder